Adobe yöneticileri, bir süredir telif konularıyla gündemden düşmeyen yapay zekâ tartışmalarıyla ilgili olarak, sanatçıların insanların yapay zekâyı benimsemesi ya da değişen dijital dünyada geride kalmaları gerektiğini düşünüyor.
Şirketin üretken yapay zekâ araçlarından sorumlu başkan yardımcısı Alexandru Costin, bazı sanatçıların yapay zekâ teknolojisine karşı duruşlarını kabul etse de, bu kişilerin teknolojiyi kullanmadan başarılı olamayacaklarını öne sürüyor. Costin, yaratıcı sürecin manuel yapılmasını tercih eden içerik üreticiler için yapay zekâ içermeyen Adobe ürünlerinin geliştirilmesine dair herhangi bir plan olmadığını da belirtiyor.
“Ya benimseyecekler ya da geride kalacaklar”
Adobe’un Dijital Medya Başkanı David Wadhwani, yapay zekâ teknolojisinin şirketin temel stratejisinde önemli bir yere sahip olduğunu ifade ediyor. Şirketin yenilikçi bir yaklaşımla yapay zekâ araçlarına yatırım yaptığını belirten Wadhwani, bu araçların kısa vadede bile endüstriye yeni bir yön vereceğine inanıyor. Wadhwani, bazı kişilerin yapay zekâ kullanımını eleştirmesini doğal karşılamakla birlikte, Adobe’un bu eleştirilerin ötesinde uzun vadeli bir başarı getirecek bir strateji izlediğini düşünüyor.
Adobe’un yapay zekâ odaklı stratejisi, sanat sektörünün içinde ve dışındaki birçok kişiyi endişelendiriyor. Geleneksel üretim süreçlerini savunan kişiler, yapay zekânın sanatsal emeği değersizleştirebileceğinden korkuyor. Öte yandan hızlı içerik üretimi isteyen büyük reklam ajansları ve işletmeler ise yapay zekâyı heyecan verici bir çözüm olarak görüyor.
Adobe, yapay zekâ araçlarının sanatçıların yerini almak yerine onların iş yükünü azaltmak için kullanmayı amaçlıyor. Wadhwani’ye göre içerik talebinin hızla artması, yapay zekânın endüstrideki yerini kaçınılmaz kılıyor.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
